5 Ekim 2011 Çarşamba

Berlin

Geçen sene Eylül de Berlin'e sevgili Fahru'nun yanına 4 günlük bir kaçamak yaptım...Berlin tezatlar şehri geldi bana, gerçekten kapitalizm ve komünizmi aynı anda hala hissedebiliyorsunz. Yürümesi çok ama çok keyifli bir şehir....

Beni en çok etkileyen yerlerden biri Yahudi Müzesi oldu. Helal olsun, yapılan her tür zulümü net bir şekilde ifade etmişler. Resimler, anı defterleri herşey çok net... Beni en etkileyen kısım aşağıdaki oda oldu... Odaya giriyorsunuz, yerde binlerce döküm metalden yapılmış mutsuz insan yüzüyle dolu... Oda buzzz gibi ve ağır metal koyuyor, ürperdim ve gözlerim doldu....




Aşağıdaki alanda yine Yahudilere yönelik yapılmış, bir açık hava labirenti... İçine girip çaresizlik içinde dolanıyorsunuz çıkış yolu bulmak için...



Çok ilginç, şehrin her tarafında yahudilerle ilgili objelere rastlıyorsunuz. Aşağıdaki boş oda şunu ifade ediyor; naziler yahudilerle ilgili binlerce kitabı ve kütüphaneleri yakmış... Bu boş oda boş rafları olan bir kütüphane....


Check Point Charlie malum Berlin'in en popüler yerlerinden.. 1961 senesinden 1990 senesine kadar üçüncü ittifak geçiş noktası olarak kullanılan geçiş kapısı burası. Bu geçiş kapısı sadece müttefik askerleri, büyükelçiler, bu kişilerin aileleri, yabancılar, Federal Almanya'nın Demokratik Almanya'daki temsilcileri ve çalışanları ve Demokratik Alman üst düzey yöneticileri tarafından kullanılabiliyordu.Bugün ise turistik bir alan halinde, halen bir amerikan subayı dikilmiş turistlerle hatura fotoğrafı çektiriyor.. Üstelik parayla :-))



Aşağıdaki 2 resim de Brandenburg Geçidinden.. Soğuk savaş zamanında sınır noktalarından biri olan Brandenburg kapısı, şimdi Berlin’in sembollerinden biri haline gelmiş. Şehrin bölünmesinin ve yeniden birleşmesinin bir sembolüdür.




Aşağıdaki araç da Almanya'nın meşhur sightsee aracı...Bir yandan pedal çeviriyorsunuz, bir yandan fıçı bira çekiyorsunuz. Çok eğlenceli bir şey..




Geçen sene binmek nasip olmadı ama galiba haftaya yapacağım Frankfurt kitap fuarında bu eğlenceli araca binebileceğim. İş arkadaşlarmızla karar aldık, bunla bir sight see yapacağız, hoş beni bira bozar, rakı açar ama ne yapalım, idare edicez...