29 Ekim 2009 Perşembe

Cumhuriyet Bayramı

Canım çok sıkkın, yazamadım olan biteni bir türlü...

Pazartesi günü sevgili Sinem ile aynı duyguları paylaşarak okul müdürlüğüne mail attık, bizler gibi başkaları da mail atmıştı, sözde domuz gribi tatili için 29 Ekim kutlamamızdan mahrum kalmak istemiyorduk....

Sayın Okul müdürümüz öğleden sonra hepimizi tek tek arayarak, gün boyu valilikte ve MEB da izin almak için çırpındığını ancak alamadığını bildirmişti, üstelik alınan cevap da çok hoştu, altı üstü bir şiir okumak değil miydi bu tören, haftaya yapılıverirdi :-)))) İşte devletin en üst makamları Cumhuriyet Bayramı kutlamasına bu gözle bakıyordu.... Sonunda okulumuz internet sayfasında "yetkili makamlardan izin alamadığımız için üzülerek cumhuriyet bayramı töreni yapamıyoruz" duyurusunu yaptı:-(

Her sene yaptığımız gibi bu sene de Cepa' da ki bando gösterisine gittik, yine çok keyif aldık, marşlarımızı söyledik, bayraklarımzı salladık...







Okulumuzun her sene yaşattığı töreni yaşayamasak da bu bando gösterisi ile mutlu olduk; akşam da Candan Erçetin konseri ile coşmayı ümit ediyoruz....

25 Ekim 2009 Pazar

Cumhuriyet Konseri

Cumhuriyetimizin 86. yılı kutlamalarına bugünden başladık biz.....

Okulumuzun her yerine afişler asmışlardı, Cumhuriyet Konseri 'ne gelin diye... Gitmez miyiz, hemen toparlandık Anıtpark Cumhuriyet konseri için kahvaltı sonrası..

Çok sevgili karşı komşum Emine'nin kapısını çaldım hadi diye, sağolsun ikiletmedi, 2 çocuğu Irmak ve Deniz'i kaptığı gibi aşağıda hazırlanmıştı benden önce....

Anıtkabir'in karşısında Anıtpark'da idi konser, okulumuz bandosuyla ve Cumhurbaşkanlığı Senfoni Orkestrasın'ndan bazı üyelerle birlikte kurulmuştu orkestra. Ankara'dan pek çok okul korosunun eşliğiyle 1,5 saat boyunca marşları söyledik, bayrağımızı salladık...








Çok keyifli bir konser geçirdik, amma velakin konser sırasında ceplerimize gelen 1 haftalık domuz gribi tatili canımızı sıktı (biz velilern tabii, çocuklar ise havaya uçtu)

İyi de şimdi nereden çıktı bu tatil, zaten okullar geç açıldı, arkasından bayram geldi,çocukların konstanrasyonu tam yeni başlamıştı ki yine bir ara tatil...Ne olacak yani, domuz gribi haftaya olmayacak mı, sadece bu haftaya mı mahsus? Okulumuz sağolsun bugün dezenfektan yaptığını bildirmişti bize, özel okullar yeterince duyarlı, devlet okullarına da zaten devlet yetişemiyor maalesef...

neyse Irmak'cım sağolsun "Deniz bize gelsin Nazlı teyze ben çocuklar bakarım " deyince çocukların neşesi daha bir arttı.. Ne şanslıyım böyle komşularım olduğu için... Pazartesi-salı Irmak ablası sonrası da anneannesine emanet Deniz..

Konserimiz bitti, eh yarın okul da yok...Kim tutar bizi, gider miyiz artık eve, tırnak kesme, banyo yapma, çanta hazırlama dedi yokken.... Irmak nefis bir fikir attı ortaya doğru yenilenen Gençlik parkına attık kendimizi...

Ne çok anım var bu parka dair, rahmetli anneannem her baharda beni ve kuzen Cüneyt'i getirirdi buraya, lunaparka giderdik, kağıt helva yerdik.. Ha bir de ağabeylerim olur ise sandala binerdik gölette. Bu arada meşhur gazinoları var idi, annem babam Bülent Ersoy ve Emel Sayın konserlerine giderdi....

Önce nostalji yaptık, dönme dolaba bindik hep birlikte..







Çocuklar kanguru ve korku tünelinde pek bir eğlendiler...





Akşam programların devamı geldi, Fenerbahçe- GS maçı seyir edildi hep birlikte, sko3 2-1 FB lehine oldu, haaa bir de en önemlisi karşı ki Deniz bizim Deniz'i ikna etti, Deniz yeniden FB li oldu... Eray bu durume delirdi, Deniz bir yandan içi gitti, "ya anne babam üzülmedi di mi ben FB oldum diye" kahroldu, bakalım Deniz babacığının istemediği takımı ne kadar daha tutacak?

Bu arada 29 Ekim törenimiz ne olacak, belirsiz, eminim okulumuz bu konuda her zaman ki gibi çok iyi organize olacak, yarın bu konuya derhal el atmalıyız....