4 Ağustos 2007 Cumartesi

Tatil tatil

Bavullar hazırlandı, dolap boşaltıldı, araba bakımı yapıldı ve akşam saatlerinde cik cik ile mik mikimizi de Fatih-Handan ikilisine teslim ettikten sonra saat gece yarısı itibarı ile 2.00'de yola çıkma kararı alındı....

İstikamet Fethiye-Ölüdeniz. Konaklama Otel Artemisia Hedef otelden sabah çıkıp akşam üzeri saatlerde gelip bir havuz keyfi yapıp akşam dinlenmek... 5 gün boyunca her gün değişik bir yer görmeyi hedefledik, planımızda Dalyan, Göcek, Sarıgerme, 12 Adalar tekne turu ve tabii ki Kelebekler Vadisi var...

2 yıl önce cennet Marmaris'i de böyle gezdik, İçmeler merkezde nezih bir otelde konaklayıp her gün civarı keşfettik ve çok keyif aldık bu tatil tipinden... Tatilköyü keyfine diyecek yok belki ama çok da hoşlanmıyoruz artık o tip tatillerden; gezmeyi görmeyi yeni yerler keşfetmeyi seviyoruz... Deniz'in değişik tonlarındaki maviliklerinde yüzmeyi seviyoruz, keşfedilmemiş koylarda bezmeyi seviyoruz, çam kokularının arasındaki kıvrımlı yollarda gezmeyi seviyoruz...

5 günlük Fethiye gezisinden sonraki son durak tabii ki annemin yazlığı Bağla 5 günlük gezi sonrası anne şefkati ile yorgunluğumuzu atmayı planlıyoruz ve deeee çılgın annemin Bodrum'da açacağı resim sergisine resimlerini emanet etmek üzere gidiyoruz.... Hadi bize iyi tatiller, sizlere de mutlu dolu günler....

2 Ağustos 2007 Perşembe

Keyifsizim....

Başladı başlayacak derken işte su kesintileri kapımızda... 1 Ağustos itibarı ile ikiye bölünen şehrimizde 2 gün su var 2 gün yok.. Ne garip değil mi,neredeyse insan klonlamayı başaran teknoloji doğayla mücadele edemiyor. Gerek küresel ısınma gerekse devlet büyüklermizin yıllardır bu konuya kayıtsız kalması ile susuz günler başladı. 5 ay süreceği beklenen kesinti (ki hiç bir zaman bu ülkede işler vaad edildiği tarihte bitirilmedi) sonucu salgın hastalıklara kadar gidebilir. Şükürler olsun ben su deposu olan bir yerde oturuyorum, üstelik sitemizde bulunan yüzme havuzu da işin lux boyutu. Gerçekten şu günlerde dibimizdeki pek çok insan su sıkıntısı çekerken bizim havuzda yüzmemiz ne derece doğru tartışılır, bu yüzden giremiyorum havuza, tadını çıkaramıyorum evimin...
Herşeye rağmen doğaya ve çocuğuma olan saygım çerçevesinde özellikle son 6 aydır çok tutumlu harcıyorum suyu. Rezervuarlarımıza 1,5 litrelik pet şişeleri koyduk, duş ısınana kadar akan suyu kesinlike boşa akıtmıyor, kovaya dolduruyorum; bu su ile çiçeklerimi suluyor veya balkonumu temizliyorum. Yine sebzeleri leğende yıkayıp kalan suyu çiçeklere harcıyorum. Lütfen; lütfen hepimiz doğaya daha duyarlı olalım, unutmayalım bu doğayı çocuklarımızdan ödünç aldık, en iyi şekilde korumalıyız....Tema'ya sonsuz teşekkürler....

29 Temmuz 2007 Pazar

Mehmet & İrem Evlendiler

Mehmet ile teyze torunlarıyız biz, yani anneannelerimiz kardeş... Aslında çok uzak akraba sayılmayız ama bir şekilde görüşemiyoruz yıllardır. Ancak bir vesile olması lazım.... İşte güzel bir vesile-Mehmet ile İrem'in evlilik törenleri için toplandık 28 Temmuz'da....

Keyifli mi keyifli bir düğün idi, her ne kadar aşağı resimde kızım asık suratlı çıksa da bolca eğlendik hepimiz...

Hele şu kayınbiraderler haline bakın yine kırıldılar gülmekten bütün gece....

En önemlisi yıllar sonra bir araya gelip yaptığımız hoş sohbetlerdi, bilmemki bir daha ne zaman gelir bu kare bir araya, kimbilir belki de çocuklarımızın düğününde????

Mehmet ve İrem'e bir ömür boyu mutluluklar diliyorum buradan, bir yastıkta kocayın emi?

Eski Dostlar

Mutluluğu tatmanın tek çaresi onu paylaşmaktır, demiş BYRON ne güzel bir söz değil mi? Paylaşmak hayatın her alanında olmalı; mesela acılı günlerde acı paylaşılmalı, bereketli günlerin bereketi paylaşılmalı, hatta kariyer merdivenlerinde bilgiler paylaşılmalı, mutluluğun,hüznün her damlası paylaşılmalı ki, mutlu zamanların mutluluğu artsın, acılı zamanların acıları azalsın paylaşmakla...

Dostluklarda böyle yürüyor ancak; paylaşmakla... İlk işyerim idi Gama Pazarlama A.Ş. 3 sene keyifle çalıştım orada, sonra ver elini İstanbul... 9 sene ardından dön tekrar Ankara’ya, buluş Gama’lı eski dostlarla... Var mı böyle keyif? Düşünüyorum da aradan 9 sene geçmesine ve bu sürede taş çatlasa 5-10 kere görüşmemize rağmen hala aynı masada külli muhabbet yapabiliyorsak biz gerçek dostlarız demektir... Üstelik bu dostların içinde bir de eski yöneticim bulunuyor, kaç kişi yöneticisi ile 9 seneden sonra hala keyifle rakı içebilir ki acaba?

Sevgili Işıl’ın doğum günü için toplandık 27 Temmuz Cuma akşamı evinin teras katında... Sevgili eşi Vahap şoka soktu hepimizi yarattığı sofra ile... Vallahi benim diyen ahçı yapamaz böyle bir sofra eşine. Her şey inanılmaz lezzetli; keyifle yenildi, bol rakı tüketildi, şarkılar söylendi, kahkahalar atıldı gece boyunca....

Amma velakin bu keyifli muhabbetin içinde hepimiz birinin yokluğunu hissettik aslında, hepimizin ablası Seldoş ani rahatsızlığı için gelemedi bu akşam yemeğine
:-((((
Gecenin sonunda MİNİK köpekleri Arven ile böyle kucaklaştılar sevgi ile...

İyi ki doğdun Işıl'cım, hepinizi çok seviyorum...