16 Ekim 2008 Perşembe

Dostlarla Haftasonu

Çok sevgili dostlarımız İstanbul dan ziyarete geldiler, geçtiğimiz hafta sonu...

11 seneye dayanır dostluğumuz, İstanbul şartlarında her ne kadar çok sıkı görüşmesek de; derler ya gönüllerimiz bir, işte o türden bir dostluk bizimkisi...

Deniz 1 hafta boyunca günleri saydı, 2 senedir görüşmüyorlardı Melis ile hatta çok net değildi hatıraları ama birileri geliyordu ya İstanbul dan, bir heyecan bir heyecan...

Cumartesi akşamını düğünde geçirecekleri için Cuma erken vakit geldiler, çocukları bir güzel oturttuk yemeğe, bir de extra Deniz'in okuldan arkadaşı var idi bizimle. Şu çocukluk ne güzel şey, hemen kaynaşma hemen oyun kuruverme, neşeli kahkahalar... Niye biz böyle olamıyoruz ilk tanıştıklarımızla? Çünkü onlarda art niyet yok, insan seçme yok biraz yaşıtı ya tamam onunla oynanmalı işte bu kadar:-))
Kimden semraersinankarada


Biz de oturduk rakı sofrasına, oh doyasıya muhabbet saat 1.30 a kadar....

Can nasıl büyümüş, bebekti biz bıraktığımızda...
Kimden semraersinankarada

Deniz'in heyecanı....
Kimden semraersinankarada

Deniz'in yatağının yanına şişme yatağı kurduk, Allah'ım ne eğlendiler...
Kimden semraersinankarada


Ertesi gün Ümitköy de açılan şu Goffret
e gidelim dedik, çocuklar eğlensin diye....

Kimden semraersinankarada


Kimden semraersinankarada

Kimden semraersinankarada


Ne yapsak ne yapsak, hadi hava güzel güneş açtı attık kendimizi bahçeye. Yazın son demlerini açık havada yeşil alanda geçirelim istedik...

Kimden semraersinankarada


Çocuklar bayıldı, hep birlikte ağaçtan elmalarımızı toplayıp çıkınlarımızı doldurduk...

Kimden semraersinankarada

Kimden semraersinankarada

Minikler tutturdu maymun olucaz diye, oldular da:-)
Kimden semraersinankarada


Bahçede son kalan mısırlar közlendi bize özel, hımmm enfes idi...
Kimden semraersinankarada


Bir yandan arkadaşlar düğüne yetişecek bir yandan kopamıyoruz doğadan. Neyse apar topar geldik eve, minikleri giydirdik, bakar mısınız şunlara ne tatlılar...



Veee ertesi günü, keyifli bir kahvaltı, çocukların oyunu, kısa bir Ankara turu derken bitti işte.. Çok mutlu olduk, hatta işi büyütüp Ersin i bölge müdürü yapıp Ankara'ya taşıdık, kimbilir olur mu olur?

Söylemeye gerek yok, resimlerin devamı için nereye tıklayacağınız malum. Nasıl yaptım bilmem ki????

6 yorum:

PERİLİ KÖŞK dedi ki...

insan dostlarıyla olunca çocukları da yanında olunca ne güzel oluyor değil mi.Zaten en çok çocuklar eğlenmiş....

Deniz dedi ki...

Denizcim de yedi mi mısırlardan :) Bizim şu (benim uyuzluğum yüzünden) yanyana gelemeyen kızlarımız, diş konusunda da peşpeşe gidiyorlar. Biz de senin önceki yazında anlattığın gibi yampirik pirzola yeme taktikleri geliştiriyoruz. Deniz ne kadar mutlu görünüyor, kuzum benim :)

karamelize dedi ki...

semra işi kolaylamış, ne kadar büyümüş çocukları.. maşallah.. düğün kıyafetlerine de bayıldım...ama en çok denizin mutlu suratı mest etti beni, fındık farem benim..:)

Nazkız dedi ki...

evet perili, İstanbul'da çok sevdiğimiz dostlarımız var ve bizi ziyarteleri inanılmaz mutlu ediyor.

Nazkız dedi ki...

Deniz de mısırı ısıracak diş olmadığı için ben ayıkladım kuzuma...

Kahve keyfimiz ve çocuklarımızın muhabbeti çok güzeldi, en yakın zamanda tekrarlayalım:-)

Nazkız dedi ki...

Evet karamelizem ya ben de mest oldum Deniz in bu resmine, çok güzel çıkmış di mi?